30 Ekim 2015 Cuma

şipşak gönül almaca


eş'e sürpriz makarna:)
gerçi o tarihler patlıcanın hem lezzetli hem bol olduğu saros günlerimizdeydik ama paylaşmak şimdi nasip oldu:)


son zamanlarda keyifle takip ediyor ve deniyorum 40grams.blogspot.com.tr tariflerini.


akşam yemeğine çok varken,öğlene hazırda bişey yokken,eş eve erken gelme sürprizi yapmışsa:)) kesinlikle imdada yetişiyor.


40gram'ın tarifi burada(tıklayın lütfen)


benim uygulamam da budur;
2 adet domatesi rendeledim kaseye aldım,
patlıcanları alaca soyup küp küp doğradım,
işin en zor kısmı bu düşünün artık şipşak lezzeti:)
2 diş sarımsağı soyup bıçağın sapına el ayasıyla bastırıp ezdim,
içinde zeytinyağ olan tavaya koydum,yumuşana kadar pişirdim,
1 dakika falan.
patlıcanları ekledim kızarana kadar alt üst çevirdim,
rendelenmiş domatesi ekleyip,tuz ve karabiberi ilave ettim.
4-5 dakikada suyu çekip akışkan oluyor:)
sonra da pişirdiğim makarnanın üstüne yerleştiriverdim:))


dünden kalan mantarlı tavuğu yanına koyuverdim,çok yakıştılar:)
sosun üzerine sevenler için sevilen peynir rendesi tavsiyemdir:))


fotoğraflar için üzgünüm,pişirmeye başlayınca telefonumla çekmiştim.lezzetide sevince paylaşmak istedim.


deneyin mümkünse:)
hayırlı bir haftasonu olsun,
ülkemiz için hayırlı bir seçim olsun,baskısız!
:)
çok sevgiler




27 Ekim 2015 Salı

örtüyü kaldır bakalım




işte geldi çattı,kışa hazırlana hazırlana soğukları da getirdik.
kış olunca eurolu,mahalleli günler başlar kayınvalideme:)
beni neden mi ilgilendiriyor;
para biriktirme kısmına katılıyor,zaman zaman beğendiğim tatları yapıp ikram olarak gönderiyorum ev toplantılarına:)



herkesin bildiği bu lezzeti paylaşmazdım,
tadına bakınca hımm lezzetine bayılmasam:)


bu arada bahçemin patatesi'de şahane bi şekilde değerlendi:)
kıyma kavrulurken soğanı yemeklik doğrayıp ekleyelim.
patatesi rendeleyip tuz ve bir miktar da karabiber ekleyelim,
damağınızın sevdiği kadar da sıvıyağ.


yufkaları ister dörde,ister sekize bölün,
sosuna süt,sıvıyağ koyun,üçgenleri bu sosla ıslatıp,
iç malzemesini yufkanın geniş kısmına koyun,


kayınvalideniz  gül şeklinde sararken bi güzel fotoğrafını çekin:)
benim de sarıp sarmaladığımı belirteyim de:)


kurutulmak üzere sarosdan gelen 
adaçayı ve hımm acı biberleri fon yapıp:)poz çekelim:)


kalan sütlü yağlı sos içine yumurta sarısını çırpıp, 
böreklerin üzerine sürün,bizim evde en sevilen çörekotu,
siz ne severseniz onu koyun:)


200 derece önceden ısıtılmış fırında kızarana kadar pişirin.


özgürce yemek nasip olsun:)
afiyet olsun:)
çok sevgiler
:)





19 Ekim 2015 Pazartesi

yeni bir yıl uğruna yaşanmışlıklar



ÜÇ KEZ SENİ SEVİYORUM DİYE UYANDIM

Üç kez seni seviyorum diye uyandım
Tuttum sonra çiçeklerin suyunu değiştirdim
Bir bulut başını almış gidiyordu görüyordum.

Sabahın bir yerinden düşmüş gibiydi yüzün.

Sokağı balkonları yarım kalmış bir şiiri teptim
Sıkıldım yemekler yaptım kendime otlar kuruttum
-Taflanım! diyordu bir ses duyuyordum.

Cumhuriyetin ilk günleri gibiydi yüzün.

Kalktım sonra bir aşağı bir yukarı dolaştım
Şiirler okudum şiirlerdeki yaşa geldim
Karanfil sakız kokan soluğunu üstümde duydum.

Eskitiyorum eskitiyorum kalıyor ne kadar güzel olduğun.

                                                                 Deniz Eskisi
İlhan BERK


inanılır gibi değil,2.yılımızı devirdik blog dünyasında:)
kedilievintarzi 2 yaşında:)
son zamanlarda biraz uzaklaşmış olsam da bloğumu seviyorum:)
iki yıla sığmış ne çok anı,tarif,kutlama,deneme,sevinç,hüzün var.
ülkem için umut,kendim için tebessüm diliyorum:) 
yeni blog yaşımda:)


buyaz kocaşehirden kaçıp uzun uzun soluklanmak güzeldi de;
sevgiliden ayrı kalmak zormuş:(
hepimiz anladık!


bütün fırsatları değerlendirmeye çalıştık:)
çiçeklendik:)


etrafı gezdik,fena halde hırpalanmış horoza üzüldük:)


bahçemize yenilikler yaptık:)


açelyamıza ev yaptık:)


öncesi ve boya sonrası yaptık:)



kapı stoperi taştan:)


yani elimize geçeni boyadık:)


ketçap yaptık:)


kitap okuduk:)


yeni tatlar denedik:)paylaşacağız sonra:)


misafir ağırladık:)


soslarrrr yaptık:)


serinledik:)


dönüş zamanı gelip çatınca;
adaçayı,biberiye,nane topladık,mis gibi gülleri kokladık,


memnune isimli zeytinağacımızdan  
1 küçük kavanoz zeytin topladık,çizdik:)


verandaya bi daha bi daha baktık:)


aramıza son katılan kasımpatı demetine dedik ki;
sevgili özlemi olmasa buradan hiç ayrılmam!



.hayat bize
mutlu olma şansı
vermedi sevgili
biz kendimizden
başka herkesin
üzüntüsünü üzüntümüz,
acısını acımız yaptık
çünkü. Dünyanın öbür
ucunda hiç tanımadığımız
bir insanın göz yaşı bile
içimizi parçaladı. Kedilere
ağladık, kuşların yasını tuttuk...
Yüreğimizin zayıflığı kimi zaman hayat
karşısında bizi zayıf yaptı. Aslında
ne güzel şeydir insanın insana yanması sevgili...
Ne güzeldir bilmediğin birinin derdine
üzülebilmek ve çare aramak. Ben bütün
hayatımda hep üzüldüm, hep yandım.
Yaşamak ne güzeldir be sevgili...Sevinerek,
severek, sevilerek, düşünerek... Ve o
vazgeçilmez sancılarını duyarak hayatın...
Yılmaz Güney





5 Ekim 2015 Pazartesi

ölçüsüz güzel



ne bilirim ki,
ben senin acını!
hele annemi öperken,
şaşkın bakan iki karagöz çocuk merakıyla,
tanımayan hatta kendini!



nerden bileceksin ki benim sızımı?
dünya böyle ama hayat değil!
hayat başka;
emek verdikçe hayata,
yaşamın kıdemli,yaşamın katlanılası,
yaşamın güzel!
ölçüsüz güzel,



vs.